Bosna Savaşı'nın "ölüm kampı"nda katledilen kurbanlar törenle anıldı

Bosna Savaşı'nda (1992-1995) Sırp askerlerce kurulan en büyük toplama kamplarından "ölüm kampı" olarak da bilinen Omarska'da hayatını kaybeden 700 kurban, kampın kapatılışının 29. yılında törenle anıldı.

06 Ağustos 2021 13:04

Ülkede faaliyet gösteren toplama kampı mağdurları dernekleri tarafından Bosna Hersek'in kuzeybatısındaki Prijedor şehrine bağlı Omarska'daki kampın bulunduğu bölgede düzenlenen törene, mağdurlar, kurban yakınları ve dernek temsilcileri katıldı.

Törene katılanlar, gökyüzüne balon bırakarak, toplama kampında katledilen kurbanları dualar ve gözyaşlarıyla andı.

Mağdurlardan Mirsad Causevic, yaptığı açıklamada, Omarska'ya her gelişinde öldürülen yakınlarını, komşularını ve dostlarını hatırladığını belirterek, "Bunu bizzat yaşamayan birine bu duyguyu aktarmak çok zor. Buraya geldiğimde midem bulanıyor, kendimi iyi hissetmiyorum." dedi.

"Ölüm kampı"nda yaşananların unutulmasına asla izin vermeyeceklerini ifade eden Causevic, tüm kurbanlar için adalet arayışını sürdüreceklerini söyledi.

Omarska kampı mağdurlarından Prijedor Meclis Başkanı Mirsad Duratovic de anıların hala taze olduğunu vurgulayarak, bölgede yaşayan milletlerin hakikat ve adalet sayesinde daha iyi ilişkilere sahip olabileceğini ifade etti.

Kampa kapatıldığında 17 yaşında olduğunu anlatan Duratovic, "Kampta 20 Temmuz'dan 6 Ağustos'a kadar kaldım. Bunlar çok zor zamanlardı. 1992'de yalnızca birkaç gün içinde 47 yakınımı kaybettim." diye konuştu.

Duratovic, geçen yıl Omarska kampının bulunduğu bölgeye, toplama kampı mağdurları ve Prijedorlu Sırplar tarafından iki farklı anıt dikildiğini kaydetti.

Esirler arasında 37 kadın ve 28 çocuk da bulunuyordu

Prijedor şehri yakınlarındaki toplama kampları Omarska, Trnopolje, Manjaca ve Keraterm, Bosna Savaşı'nın başladığı 1992'de işkence, katliam ve tecavüzlerin merkezi olmuştu.

26 Mayıs 1992'de kurulan Omarska kampında, Sırp olmayan yaklaşık 6 bin Prijedorlu esir tutulmuş ve bunlardan 700'ü öldürülmüştü. Esirler arasında 37 kadın ve 28 çocuk da bulunuyordu.

Amerikalı ve İngiliz gazeteciler, Ağustos 1992'de toplama kamplarını haberleştirerek dünya kamuoyuna duyurmuştu.